Antalyaspor Kulübü olarak, %59,8 hisse oranı ile büyük hissedarı bulunduğumuz Antalyaspor A.Ş.'nin uzun süredir çözülemeyen mali, yapısal ve sportif sorunları nedeniyle kamuoyunu bilgilendirme zorunluluğu doğmuştur.

Aşağıda sıralanan temel sorunlar artık sürdürülemez bir noktaya ulaşmıştır:

Futbolcuların alacaklarını alamamaları, alanların da ancak TFF veya FIFA'ya şikâyet yoluyla alacaklarını tahsil edebilmeleri,

Antalyaspor'umuzun ödenmesi gereken futbolcu maaşlarının gününde ödenmemesi sebebiyle kulübümüzün yüklü miktarda tazminat ödemek durumunda kalması,

Kulüp personeline ödenmesi gereken maaşların düzenli bir şekilde ödenmemesi,

SGK ve vergi ödemelerinin zamanında yapılmaması,

Şehir genelinde kulübe duyulan güvenin ciddi ölçüde zedelenmesi, Antalyaspor'un marka değerinin yok olma noktasına gelmesi,

Futbol A Takımımızın evinde oynadığı maçlara taraftar ilgisinin her geçen gün azalması,

Ve en önemlisi, mevcut Antalyaspor A.Ş. yönetiminin tüm bu olumsuzluklara rağmen tarafımıza, taraftarlarımıza ve profesyonellerine verdiği taahhütlerini yerine getirmemesi,

Antalyaspor A.Ş. Yönetimi ile yapılan görüşmelerde, mevcut yönetim sorunlara kısa ya da uzun vadede çözüm üretileceğini belirtmiş olsa da, bu yönde herhangi bir irade ya da imkânın olmadığı artık net biçimde ortaya çıkmıştır.

Üstelik bu süreçte kamuoyuna yapılan açıklamalarda verilen nakit destek sözleri yerine getirilmediği gibi, borç yükünün her geçen gün artması ile sorumluluktan kaçan beyanlarla kulübümüzün kurumsal itibarına gölge düşürülmüştür.

Basın önünde beyan edilen “Masada konuştuklarını ertesi sabah aksini yaparlarsa adam değiller” gibi söylemler, ne yazık ki Antalyaspor'un ağırlığına yakışmamaktadır. Biz bu söylemi “dil sürçmesi “ olarak kabul ediyor; adam olmanın şahsiyet meselesi, Antalyaspor'un ise memleket meselesi olduğunu hatırlatıyoruz.

Bu noktada kamuoyunun da dikkatine sunmak isteriz:

Bugün gerçek sorumluluklardan kaçanların kendilerini haklı, kulübün asli sahiplerini ise haksız göstermeye çalıştığı bir tablo ortadadır. Antalyaspor'u yönetmenin katkı sunmakla mümkün olduğunu; yöneticilerin bu sorumluluğu bir kartvizit olarak görmemeleri ve kulübümüzü kişisel sosyal çevrelerini genişletme aracı olarak kullanmamaları gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz.

Antalyaspor Kulübü Yönetim Kurulu olarak, bugüne kadar yapılan mesnetsiz söylemler karşısında sessiz kalmamızın yegâne nedeni: devam eden Süper Lig sezonununda takımımızın huzurunu ve saha içi konsantrasyonunu korumaktı, ancak gelinen noktada Antalyaspor Futbol Takımı'nın bir gün bile kaybedecek zamanı olmadığı açıktır.

Yeni sezona sağlıklı bir şekilde hazırlanabilmek ve kulübümüzün sürdürülebilir bir yapıya kavuşabilmesi için, ivedilikle nakit girişi sağlanması ve yeni bir yapılanma sürecinin başlatılması gerekmektedir.

Antalyaspor bir şehirden fazlasıdır, bir aidiyet, bir kimliktir.

Bu doğrultuda, Antalyaspor Kulübü olarak Antalyaspor A.Ş. yönetimini en kısa sürede güven tazelemeye davet ediyor; bu maddi gerçekleri kamuoyunun bilgisi ve takdirine bırakıyoruz.

Antalyaspor Kulübü Yönetim Kurulu